Sinan Ateş cinayeti azmettiricisi Doğukan Çep’in tabirinden detaylar yeni soruları gündeme getiriyor. T24 müellifi Tolga Şardan, “Sinan Ateş soruşturması | MHP milletvekilinin olduğu konuta giden polise tayin, savcının müsaadesine uzatma; kilit isim Çep, arandığı periyotta evindeymiş!” başlıklı yazısında üzerinde kimlik de taşımayan Çep’in serbestçe dolaşabilmesine, yurtdışına çıkabilmesine dikkat çekti, “Namı neredeyse İstanbul’u sarmış bir firariden – üstelik teröristlerin, ayakkabı numaralarına kadar bilindiğini söyleyen bir İçişleri Bakanı vazifedeyken – polisin bilgisinin olmaması mümkün mü?” diye sordu.
Şardan ayrıyeten yetkili savcının müsaadeye çıkarılıp yerine eski polis olan tecrübesiz bir savcının getirilmiş olmasına da dikkat çekti.
Tolga Şardan’ın yazısından ilgili kısımlar şöyle:
” Kelam konusu açıklamalardan hareketle artık birtakım soruları peş peşe sıralamak gerekiyor:
Hakkında 35 yıl mahpus cezası bulunan bir kişinin, hele ki Maltepe Gülsuyu’nda yaşanan olaylardan sonra polisin takibi altında olması gerekmez mi?
Çekmeköy’de meskeninde yaşadığını itiraf eden Çep’in neden yakalanamadığını mantıklı bir izahı var mı?
Üzerinde hiç kimlik taşımadığını öne süren Çep, sık sık Batum’a nasıl çıkış yapıyordu?
Bu çıkışlara kim / kimler hangi şartlar altında göz yumdu?
Cinayet soruşturmasıyla birlikte tıpkı vakitte bu soruların karşılıklarının da aranması lazım kuşkusuz.
***
Savcının müsaadesi neden uzatıldı?
Sinan Ateş cinayetiyle ilgili Ankara Adliyesi’nde kritik gelişmeler yaşanmaya devam ediliyor.
Bilindiği üzere, soruşturma savcısı dört günlük izine çıkartılmıştı. Bu müddet içinde cinayetin öteki değerli ismi Tolgahan Demirbaş adliyeye getirilmiş ve söz verdikten sonra isimli denetim kuralıyla meskenine gönderilmişti.
Aldığım bilgiye nazaran, soruşturmanın asıl savcısının müsaadesi uzatıldı. Başsavcılığın talimatı sonrasında savcının 2 Şubat’a kadar müsaadesine devam edeceği belirtiliyor.
Gariplik savcıyla hudutlu değil. Tıpkı savcının kâtibi de izine çıkarıldı!
Savcı, eski polis çıktı!
Bir farklı bilgi daha vereyim.
Soruşturmanın yükü nedeniyle Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nca evraka ikinci savcı atanmıştı geçen hafta.
Kıdemli savcı izine çıkartılırken, meslekte şimdi üç yılı dolmamış kıdemsiz Savcı Durmuş Ali Kaya’nın mesleksel mesleğini evvelki Büyüteç’te duyurmuştum.
Yine aldığım bilgiye nazaran; Savcı Kaya, adalet teşkilatında savcılığa başlamadan evvel Emniyet teşkilatı işçisiydi.
Yani polisti!
Polislikten savcılığa geçen Kaya’nın Aydın’daki misyonundan jet süratiyle Ankara Adliyesi’ne atanmasının bir manası olsa gerek.
Kaya’nın kelam konusu atamasının ardında kimler var sanki?
Bu ortada İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun Ankara Adliyesi’nde yükünün bulunduğunu tabir yerindeyse Bağdat’taki sağır sultan bile duydu.
Soylu’nun adliyedeki tartısı ile polis kökenli Savcı Kaya’nın Ankara’ya atanması ortasında bir temas olup olmadığı sorusunun karşılığı değerli.
***
Kılavuz’un meskenine giden polisin tayini çıktı
Ateş cinayetinden sonra yaşanan değerli bir gelişmenin bir yansıması oldu.
Hatırlanacağı üzere; üçüncü kere adliyeye getirilen ve tutuklanan zanlı Tolgahan Demirbaş, birinci kere MHP Mersin Milletvekili Olcay Kılavuz’un yanında gözaltına alınmıştı.
Cinayetle irtibatı olduğu savıyla Demirbaş’ı gözaltına almak hedefiyle görevlendirilen Ankara Emniyeti Asayiş Şubesi’nden polis grubu, meskene gittiğinde MHP’li Kılavuz’la karşılaşmıştı.
Bana ulaşan argümana nazaran; kelam konusu polis takımında yer alan bir polis memurunun tayini çıkarıldı!
Soruşturmayı yürüten Asayiş Şubesi Cinayet Ofisi işçisi polis memuru, Mamak İlçe Emniyet Müdürlüğü takımına atandı.
Atama sonrasında kelam konusu polis memurunun emeklilik dilekçesi verdiği belirtiliyor.” (YAZININ TAMAMI)